17 Aralık 2013 Salı

Ukrayna krizi nasıl aşacak?

Ukrayna’daki kriz hükümetin tam olarak veya kısmen değiştirilmesiyle çözülecek gibi. Muhalefetin Avrupa Birliği ile ortaklık anlaşmasının askıya alınmasından ve 30 Kasım gecesi protestoculara şiddet uygulanmasından sorumlu tuttuğu Başbakan Nikolay Azarov kendisinin ve ekibinin istifa etmeyeceğini bildirse de, gidişat Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’in başka çıkış yolunun olmadığını gösteriyor.

Azarov kabinesi değişecek mi? 
Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç geçtiğimiz hafta gerilimi azaltmak için Kiev Belediye Meclisi Başkanı Aleksandr Popov ve Milli  Güvenlik Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Vladimir Sivkoviç’i görevden aldı. Muhalefet bunu kendi zaferi olarak yorumladı, ancak yeterli olmadığını bildirdi. Ukrayna basını Yanukoviç’in yakın günlerde bu yönde birkaç adım daha atacağını yazıyor. Kommersant Ukrayna’nın haberine göre, Ekonomik Kalkınma Bakanı İgor Prasolov, Dışişleri Bakanı Leonid Kojar ve Sanayi Bakanı Mihail Korolenko şu an hedefteki isimler. Söz konusu bakanların “suçu” ise zamanında AB ile ortaklık anlaşmasının Ukrayna ekonomisi için oluşturduğu tehditler konusunda hükümeti bilgilendirmemeleri.

 Haberi dolayısıyla doğrulayan Bölgeler Partisi milletvekili Vladimir Oleynik,  konunun ekonomi boyutuyla ilgisi olan her kesin cezalandırılması gerektiğini söyledi.

Öte yandan, Bölgeler Partisi bugün yaptığı açıklamada muhalefetin hükümetin istifasına yönelik talebini kısmen destekledi. Milletvekili Anna German Başbakan Azarov’dan hükümetin %90 oranında yeniden oluşturulmasını talep ettiklerini söyledi. German, Azarov’un kendisinin istifasını talep edip-etmediklerini ise netleştirmedi.
En önemli taleplerinden birisi hükümetin istifası olan muhalefet ise konuyu yeniden parlamentonun gündemine getirmeyi planlıyor. Svoboda Partisi lideri Oleg Tyagnibok Azarov’un istifası konusunun gündeme taşınması için 182 milletvekilinin imza topladığını bildirdi.

Muhalefetin bundan önceki girişimi başarısızlıkla sonuçlanmış, gereken 226 oya ulaşılamamıştı. Ancak o oylamada iktidar milletvekillerinden yalnız biri Azarov kabinesinin istifası için oy kullanmıştı. Şimdi basında yer alan iddialara göre ise, Bölgeler Partisinin 100’den fazla vekili  Azarov hükümetinin istifası için oy kullanmaya hazır olduğunu bildirdi.

Ukrayna parlamentosu Başkanı Vladimir Rıbak da hükümette değişikliklere gidileceğini doğruladı. Rıbak, Cumhurbaşkanı Yanukoviç’in yakın günlerde değişiklikleri açıklayacağını söyledi. Cumhurbaşkanının şu an bakanların faaliyetlerini incelediğini belirten parlamento başkanı, Yanukoviç’in değerlendirmesinin ardından değişikliklerin gerçekleşeceğini bildirdi.
Ukraynalı uzmanlar da Başbakan Azarov’la İçişleri Bakanı Vitali Zaharçenko’nun istifa etmesi durumunda krizin aşılacağı görüşündeler. Kiev merkezli Siyasi Analizler ve Çatışmaları Araştırma Merkezi Başkanı Mihail Pogrebinskiy meydanda özellikle tepki doğuran Azarov ve Zaharçenko’nun istifa etmesi durumunda Yılbaşına kadar sorunun çözülebileceğini, aksi takdirde uzayacağını söylüyor: “Benim varsayımım böyle: hükümetin önemli bir kısmı istifa ediyor, Ukrayna Gümrük İttifakı’na üyelik yönünde her hangi anlaşmaya imza atmıyor, Meydan ise Ukrayna’nın Gümrük İttifakı’na gidişini önlediğini belirterek kendi zaferini ilan ediyor. Yılbaşı öncesinde elde edilebilecek en iyi sonuç bu olabilir”.

Uygulamalı Politik Araştırmalar Merkezi Başkanı Vladimir Fesenko da aynı görüşte. Fesenko, aksi takdirde krizin bir az yavaş tonda da olsa süreceğini düşünüyor: “Yılbaşı tatilinde meydanda insan sayısı azalabilir. Ancak iktidar yeniden şiddet uygulamak niyetine düşerse, bu yeni gerilim dalgasına neden olabilir ve kriz yeniden büyür. Bu kriz Yılbaşına kadar veya biraz sonra çözülebilir. Ancak sistemli siyasi kriz cumhurbaşkanlığı seçimine kadar sürecek”.

Gözler Yanukoviç-Putin görüşmesinde 

Krizin hangi dozda süreceği ise önemli ölçüde Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’in yarın gerçekleştireceği Rusya ziyaretine bağlı olacak. Rusya-Ukrayna hükümetler arası komisyonunun toplantısına katılmak üzere Moskova’ya gidecek olan Yanukoviç’in Rusya lideri Putin’le bir araya gelmesi planlanıyor. Yapılan resmi açıklamada toplantı çerçevesinde iki ülke arasındaki ticari ilişkilerde yaşanan anlaşmazlıkları tamamen ortadan kaldıracak anlaşmaların imzalanacağı bildiriliyor. Tam olarak hangi anlaşmaların söz konusu olduğu şimdilik belli değil. Ancak Ukrayna’nın Gümrük Birliği’ne üyeliğine ilişkin bir anlaşmanın söz konusu olmadığını kesin olarak söylemek mümkün. Çünkü bu anlaşma bir dizi prosedürlerin tamamlanmasını gerektiriyor ki, Kiev’le Moskova arasında daha niyet anlaşması bile mevcut değil. Öte yandan, AB ile ortaklık anlaşmasını askıya alarak gerek Batı’nın, gerek kendi kamuoyunun ciddi tepkisini çeken Ukrayna yönetiminin mevcut kriz ortamında gerilimi daha da tırmandıracak bir adım atması – Gümrük Birliği’ne üyelik beyanında bulunması inandırıcı görünmüyor.

Ukrayna, halen Avrupa Birliği’ne entegrasyon politikasına sadık olduğunu ve görüşmeleri sürdürmekte kararlı olduğunu bildiriyor. Ancak buna paralel olarak da Rusya ile ekonomik ilişkilerdeki sorunların ortadan kaldırılmasını önümüzdeki dönem için öncelik ilan ediyor. Hem Moskova’nın, hem Brüksel’in  “ya AB, ya Gümrük Birliği” pozisyonunu göz önünde bulundurursak, Kiev’in aynı anda her iki kapıda olması imkansız. Hangi kapıya yüz tutacağını ise şimdilik kimse bilmiyor ve kimse tahmin edemiyor. Dolayısıyla, Yanukoviç yönetiminin hem AB ile entegrasyon görüşmelerini sürdürme, hem Rusya ile ekonomik sorunları çözme vaadinde bulunması sadece mevcut gerilimi yatıştırmaya, krizi ertelemeye hizmet ediyor.  Mevcut krizin çözümü Ukrayna kesin tercih yapmadığı sürece mümkün görünmüyor…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Blogda Ara